Karaman kamuoyunu bir süredir meşgul eden ve hakkında çeşitli açıklamalar yapılan Bölükyazı (Masara) TOKİ konutlarıyla ilgili Bölükyazı Köyü Muhtarı Mahmut Şişman bir açıklama yaptı.
Muhtar Şişman, ‘’Masara TOKİ’leri köylünün önümüzdeki süreçteki yaşam alanıdır. Bir yatırım veya kalkınma aracı olmadığı gibi, üzerinden bilinçsizce açıklamalar yapılarak popülizme malzeme olacak bir adreste değildir’’ dedi.
Neden köye TOKİ?
Sürecin 10 yıl öncesine dayandığını söyleyen Muhtar Şişman, ‘’Köy bölgesinde tarıma ve hayvancılığa dair iş imkânı olmasına karşın, gençlerin köyde yaşama konusunda kararsız oldukları ve şehir merkezinde çalışmaya meylettikleri bir durum giderek yaygınlaşıyordu. Bu kararsızlığın önüne geçmek ve köyü yeni nesil açısından da cazip bir yaşam alanı haline getirmek için yoğun istişareler yaptık. Bu istişareler sonucunda, her türlü sosyal donatıyı beraberinde getiren ve köyde bir kent ortamı sağlayacak olan TOKİ’de karar kıldık. Gençlerimiz başta olmak üzere köylünün ‘Köydeki tarlada veya ahırda çalışarak neye sahip olabilirim’ şeklindeki geleceğe dair kaygısını yok etmeyi ve köyünde kalıp üretime devam etmesini hedefledik. Aynı zamanda bu proje ile şehre giden gençlerimizi de yeniden köye çekebilmeyi hedeflerimiz arasına koyduk. Köylümüze duyurduğumuz andan itibaren aldığımız olumlu geri dönüşler doğru bir proje olduğu konusunda hepimizi tatmin ettiğinden, hemen gerekli müracaatları başlattık’’ dedi.
Listeyi kim hazırladı, ayrıcalık var mı?
Açıklamasında ilk müracaatın 2011 yılında yapıldığını ifade eden Muhtar Şişman, ‘’Yaptığımız müracaatın ardından konut talep ettiğimiz bölgede arazi toplulaştırması yapıldı. Bu süreçte projenin gerçekleşmesi adına konut yapılacak arazinin yarısı köylülerimizce hazineye bağışlandı. Fakat herkesçe bilinir ki TOKİ için en önemli konulardan birisi de talep. Projede yeterli talepçi sayısına ulaşılamadığında TOKİ yönetimince ret ediliyor. Örneğin ilimizin bazı ilçelerinde halen TOKİ konutlarının olmaması yeterli talep sayısına ulaşılamadığındandır. Hâl böyle olunca köy muhtarı, aza ve diğer kanat önderlerinden toplamda 5 kişilik bir heyetle talep toplamaya başladık. Köydeki ve köyde yaşama niyetindeki her talebi değerlendirdikten sonra yeterli sayıya ulaşabilmek adına davet-duyuru yaptık. Başarılacağına inanmayanlar olduğu gibi, projeye katılanlar da olunca talep listesi tamamlandı. O süreçte yani 10 yıl evvel, ‘’Ben talep ettim de beni yazmadılar’’ diyecek birisi olmadığından, birilerine ayrıcalık yapılması gibi bir durum söz konusu değildir. Listedekileri bunun başarılacağına zor ikna ettik, nasıl ayrıcalık olsun.
Biz bu proje için koşturmaya başladığımızda karaman merkezdeki TOKİ’lerin yarısı yoktu. Kendilerinin para yatırdığı projede kazma bile vurulmamışken, diğer benzer projelerin bir biri ardına dikildiğini gören insanların bugün rantçılıkla veya çıkarcılıkla itham edilmesi ne kadar acı. Oysa kimse beğenmez, inanmaz veya istemezken onlar ‘’Yeter ki köylü ev sahibi olsun, yeter ki köye estetik gelsin’’ diyerek, ısrarlar üzerine talepçi olmuşlardı. Ve TOKİ’nin diğer projelerindeki şartları ne ise burada da aynısının olacağını, hak sahipliğinin ön elemeden geçeceğini ve gerekirse (Üzerine tapulu bir ev varsa, daha önceden TOKİ’den ev almışsa vs..) eleneceklerini zaten biliyorlardı. Gelinen noktada sosyal medyaya yansıyan listeler üzerinden şahısların alenen haksızca eleştirilmesi ve bu durumun fırsat görülüp popülist açıklamalar yapılması garabettir. Belli başlı isimlerin bilinçsizce ortaya atıldığı bir süreçte halkı daha fazla kinleşmeye sevk etmeye ve sanki bir şeyler kaçırılmış hissini yaşatmaya kimsenin hakkı yoktur. Bölükyazı TOKİ konutları; köyümüz gençliğinin istikbali, köyümüzün geleceğidir ve tribüne oynamak için kurulmuş cümlelere malzeme edilmemelidir’’ diye konuştu.
Muhtar Mahmut Şişman kamuoyundaki tezviratlar üzerine sosyal medyada bazı kullanıcılar tarafından konutların ticari malzeme haline dönüşeceği yönündeki iddiaları ise şöyle cevapladı;
Hak sahipleri satabilecek mi?
‘’Yıllar evvel projeye başlarken ne düşündüysek halen aynı düşüncede olduğumuzdan, projenin amacına uymayan ‘Emlak kazanımı’ adına herhangi bir şekilde satış yapılmaması için her türlü önlemi alıyoruz. TOKİ’nin bu konutlarla ilgili ‘5 yıl satılamaz’ şartı koymasına karşın, biz gerekli başvurularla bu sürenin 10 yıla çıkarılması için uğraşıyoruz. Derdimiz köylüyü köyünde mutlu kılmak ve köye dönüşü sağlamak demiştim, onun için bu evlerin bir emlak-gayrimenkul ticareti malzemesi olmasını istemiyoruz. Kimse 10 yıl sonrası için (ölüm-kalım ve mirasçılık durumları gereği) bir devir işleminin sözünü veremeyeceğinden, ‘Ticaret malzemesi olacağı’ yönündeki iddialar da çürümüş oluyor’’
Muhtar Şişman, ‘’Masara TOKİ’leri köylünün önümüzdeki süreçteki yaşam alanıdır. Bir yatırım veya kalkınma aracı olmadığı gibi, üzerinden bilinçsizce açıklamalar yapılarak popülizme malzeme olacak bir adreste değildir’’ dedi.
Neden köye TOKİ?
Sürecin 10 yıl öncesine dayandığını söyleyen Muhtar Şişman, ‘’Köy bölgesinde tarıma ve hayvancılığa dair iş imkânı olmasına karşın, gençlerin köyde yaşama konusunda kararsız oldukları ve şehir merkezinde çalışmaya meylettikleri bir durum giderek yaygınlaşıyordu. Bu kararsızlığın önüne geçmek ve köyü yeni nesil açısından da cazip bir yaşam alanı haline getirmek için yoğun istişareler yaptık. Bu istişareler sonucunda, her türlü sosyal donatıyı beraberinde getiren ve köyde bir kent ortamı sağlayacak olan TOKİ’de karar kıldık. Gençlerimiz başta olmak üzere köylünün ‘Köydeki tarlada veya ahırda çalışarak neye sahip olabilirim’ şeklindeki geleceğe dair kaygısını yok etmeyi ve köyünde kalıp üretime devam etmesini hedefledik. Aynı zamanda bu proje ile şehre giden gençlerimizi de yeniden köye çekebilmeyi hedeflerimiz arasına koyduk. Köylümüze duyurduğumuz andan itibaren aldığımız olumlu geri dönüşler doğru bir proje olduğu konusunda hepimizi tatmin ettiğinden, hemen gerekli müracaatları başlattık’’ dedi.
Listeyi kim hazırladı, ayrıcalık var mı?
Açıklamasında ilk müracaatın 2011 yılında yapıldığını ifade eden Muhtar Şişman, ‘’Yaptığımız müracaatın ardından konut talep ettiğimiz bölgede arazi toplulaştırması yapıldı. Bu süreçte projenin gerçekleşmesi adına konut yapılacak arazinin yarısı köylülerimizce hazineye bağışlandı. Fakat herkesçe bilinir ki TOKİ için en önemli konulardan birisi de talep. Projede yeterli talepçi sayısına ulaşılamadığında TOKİ yönetimince ret ediliyor. Örneğin ilimizin bazı ilçelerinde halen TOKİ konutlarının olmaması yeterli talep sayısına ulaşılamadığındandır. Hâl böyle olunca köy muhtarı, aza ve diğer kanat önderlerinden toplamda 5 kişilik bir heyetle talep toplamaya başladık. Köydeki ve köyde yaşama niyetindeki her talebi değerlendirdikten sonra yeterli sayıya ulaşabilmek adına davet-duyuru yaptık. Başarılacağına inanmayanlar olduğu gibi, projeye katılanlar da olunca talep listesi tamamlandı. O süreçte yani 10 yıl evvel, ‘’Ben talep ettim de beni yazmadılar’’ diyecek birisi olmadığından, birilerine ayrıcalık yapılması gibi bir durum söz konusu değildir. Listedekileri bunun başarılacağına zor ikna ettik, nasıl ayrıcalık olsun.
Biz bu proje için koşturmaya başladığımızda karaman merkezdeki TOKİ’lerin yarısı yoktu. Kendilerinin para yatırdığı projede kazma bile vurulmamışken, diğer benzer projelerin bir biri ardına dikildiğini gören insanların bugün rantçılıkla veya çıkarcılıkla itham edilmesi ne kadar acı. Oysa kimse beğenmez, inanmaz veya istemezken onlar ‘’Yeter ki köylü ev sahibi olsun, yeter ki köye estetik gelsin’’ diyerek, ısrarlar üzerine talepçi olmuşlardı. Ve TOKİ’nin diğer projelerindeki şartları ne ise burada da aynısının olacağını, hak sahipliğinin ön elemeden geçeceğini ve gerekirse (Üzerine tapulu bir ev varsa, daha önceden TOKİ’den ev almışsa vs..) eleneceklerini zaten biliyorlardı. Gelinen noktada sosyal medyaya yansıyan listeler üzerinden şahısların alenen haksızca eleştirilmesi ve bu durumun fırsat görülüp popülist açıklamalar yapılması garabettir. Belli başlı isimlerin bilinçsizce ortaya atıldığı bir süreçte halkı daha fazla kinleşmeye sevk etmeye ve sanki bir şeyler kaçırılmış hissini yaşatmaya kimsenin hakkı yoktur. Bölükyazı TOKİ konutları; köyümüz gençliğinin istikbali, köyümüzün geleceğidir ve tribüne oynamak için kurulmuş cümlelere malzeme edilmemelidir’’ diye konuştu.
Muhtar Mahmut Şişman kamuoyundaki tezviratlar üzerine sosyal medyada bazı kullanıcılar tarafından konutların ticari malzeme haline dönüşeceği yönündeki iddiaları ise şöyle cevapladı;
Hak sahipleri satabilecek mi?
‘’Yıllar evvel projeye başlarken ne düşündüysek halen aynı düşüncede olduğumuzdan, projenin amacına uymayan ‘Emlak kazanımı’ adına herhangi bir şekilde satış yapılmaması için her türlü önlemi alıyoruz. TOKİ’nin bu konutlarla ilgili ‘5 yıl satılamaz’ şartı koymasına karşın, biz gerekli başvurularla bu sürenin 10 yıla çıkarılması için uğraşıyoruz. Derdimiz köylüyü köyünde mutlu kılmak ve köye dönüşü sağlamak demiştim, onun için bu evlerin bir emlak-gayrimenkul ticareti malzemesi olmasını istemiyoruz. Kimse 10 yıl sonrası için (ölüm-kalım ve mirasçılık durumları gereği) bir devir işleminin sözünü veremeyeceğinden, ‘Ticaret malzemesi olacağı’ yönündeki iddialar da çürümüş oluyor’’
Tamamiyle yalan dolan, köyün muhtarının yüzünden bu işler bu duruma gelmiştir, konuşmasında ben talep ettim beni yazmadılar durumu asla olmamıştır gibi birşey söylemiş, allahtan korkmaz adam , kaç kişinin canını yaktın hakkını yedin, garibandan alıp, zengine gostaklıya peşkeş çekmeye çalıştın, yaptıklarını temizlemeye çalışma, bu projedeki suçlulardan biride sensin,
Masaralı kardeşim be çekingen yok ise ismini neden paylaşmıyorsun paylaş da herkes görsün
Masaralı kardeşim be çekingen yok ise ismini neden paylaşmıyorsun paylaş da herkes görsün
Bu proje madem muhtarım satılmadıysa sessizliğinizi bozun bence araştırılsın kimler neler aldı kimse sizi suçlamasın benim en çok hoşuma gitmeyen keşke taşlı alana madem bu proje yapılaydı öteki yer köye kazılsaydı toprağın içine. İnşaat yapıldı insanın kanı donar gerçekten yazık oldu satılsaydı yada bi yatırım edip köylüye kazandirsaydiniz her yerimiz beton oldu bence bundan sonra ekmek davamız konumuz
Bu proje madem muhtarım satılmadıysa sessizliğinizi bozun bence araştırılsın kimler neler aldı kimse sizi suçlamasın benim en çok hoşuma gitmeyen keşke taşlı alana madem bu proje yapılaydı öteki yer köye kazılsaydı toprağın içine. İnşaat yapıldı insanın kanı donar gerçekten yazık oldu satılsaydı yada bi yatırım edip köylüye kazandirsaydiniz her yerimiz beton oldu bence bundan sonra ekmek davamız konumuz
Masara köyünün tarlada çalışarak ne kazanabilirim diye bir telaşı yoktur. Ne kazandiginiz ortada. Ne kazanacagim kaygisi tasiyan insanlari gormek isterseniz taseli bolgesine bakin sayin muhtar. Ayrica nasil oluyorda usulsuz 200 kisiye bu konutlar veriliyor. Hemde masarali bile degiller. Bu yanlistan dönulmesi guzel ama bu yanlisin (tabiki yanlisliksa) sorumlularindan hesap sorulmali