Amatör takımlarda bir zamanlar üst düzey futbolcular yetiştiren Karaman, “amatör ruhu”nu kaybettiği günden beri o parlak dönemlerini mumla arıyor.
Peki, bu şehirden yetişip üst liglere, üst düzey takımlara ve hatta Milli Takım’a kadar yükselebilmiş futbolculara bugün yenilerini eklemek mümkün değil mi?
O ESKİ HALİNDEN ESER YOK ŞİMDİ
İstanbullu Kaptan, Kadir Çiftçi, Mustafa Eraydın, Nasuh Aköz, Sertan Eser, Kazım Nas ve diğerleri.. Bir zamanlar Karaman’ı hem futbol anlamında dışarıda temsil ediyorlardı, hem de şehrin kültür elçiliğini yapıyorlardı.
Çamur sahalarda, kendi harçlıklarıyla aldıkları kramponlarla ve son derece zor koşullarda futbol oynamaya çalışan, fakat her şeye rağmen ortaya yüreğini koyabilen futbolcular yetiştirmek, bu futbolcuları hem şehrin takımında oynatmak hem de başka takımlara transfer ederek adeta bir “futbolcu fabrikası” oluşturmak artık imkânsız mı? Amatör ruh kayıp mı oldu ve amatör ruh kaybolduysa istikrarlı bir başarıdan söz etmek artık ne kadar mümkün? Biz sorduk, karaman futbolunun efsane isimleri cevapladı.
AMATÖR RUH OLMADAN SPORTİF BAŞARI MÜMKÜN MÜ?
Şıhali Yalçıner: “Amatör ruh aşktır, fedakarlıktır.”
40’lı yaşların üzerinde olan ve amatör futbolla ilgilenen hemen her Karamanlının aklına gelen ilk isimlerin başında, bir teknik direktörden çok daha fazlası olan Şıhali Yalçıner hoca yer alır. Kendisi amatör ruhu “aşk” olarak tarif ediyor ve okuyucular için nostaljik bir tablo çiziyor;
“Amatör ruh, sebze kamyonu devrildiğinde kasaların altında kalıp canını zar zor kurtaran fakat buna aldırış etmeyip idmana koşan Yusuflarda, tarladan futbol ayakkabısı ile koşarak maça gelen öğrenci İzzetlerde vardı. Muayenehanesinde hastasının randevusunu öne alıp idman saatini kaçırmayan diş doktoru Mustafalarda vardı.. Dükkanı kalfalarına bırakıp gelen oyuncularda, takım yöneticilerinde, Matbaacı Bahattinde, Berber Murat'larda ve kalfası Mevlüt Çiftçilerde vardı.. Deveciler, Toroslar, Kaleci Mithat abilerimde vardı amatör ruh. Amatör ruh, İdmanyurdu ile Yunus Emre Spor’u birleştirip Karamanspor’u kuranlarda vardı. Malzeme alınacağı zaman, “Önce minik ve genç takımlara alın biz idare ederiz” diyebilen ağabeylerimizde, arkadaşlarımızda vardı.”
Bülent Demirayak: “Amatör ruh olmadan başarı beklemek hayaldir”
Şu anda Aydın Büyükşehir Belediyespor Kulübünün futbol alt yapı koordinatörlüğü görevini yürütmekte olan, Karamanspor ve Konyaspor’un eski futbolcularından Bülent Demirayak, 60 yaşında bile takımla sahaya çıkarken aynı ruh halini yaşadığını ve aynı heyecanı hissettiğini belirterek; “Spordaki amatör ruh kaybolduğunda elbette ki başarıdan, mücadeleden bahsedemezsin. Seyirci deyimiyle huzursuz olursun. Profesyonelde bile içindeki amatör ruhu korumadan başarılı olma şansın yoktur.” Dedi.
Habib Gümüş: “Malzeme yoktu, ayakkabı yoktu, saha yoktu. Fakat futbol vardı, kardeşlik vardı, başarı vardı.”
İsmi artık Başakspor ile özdeşleşmiş bir kişi Habib Gümüş hoca. 11 yıldır takımın başında gecesini gündüzüne katıyor. Futbolda amatör ruhun kendisi için ne anlam ifade ettiğini sorduk.
“14, 15 yıl Karaman’da futbol oynadım. Rahmetli Ahmet güler arkadaşımızdı. O zaman amatörde beraber oynadık. Amatör ruh deyince; çok zaman ayakkabılarımızı biz kendimiz alırdık. Haftada 2-3 defa çalışma imkânımız olurdu. Karaman’da Kemal Kaynaş Stadı’nın önü çimdi o zamanlar. Çok fazla takım vardı. 1. Amatör, 2. Amatör. O zamanlar futbol Karaman’da daha çok aktifti. Şimdiki gibi antrenman formaları, ayakkabılar tam değildi. Futbol topları iyi değildi. Islandığı zaman kafamızı acıtırdı, çarptığı zaman canımızı yakardı. Ama mutsuz olmazdık, çünkü bu işi seviyorduk. Ama şimdi amatör de olsa genç de olsa para ima ediliyor, mesele geliyor paraya dayanıyor. Günümüzde mesela maçtan sonra yemek veriliyor. Eskiden hiç verilmezdi. Ben Karamanspor’da oynadım. Sudurağı’nda oynadım. O zamanlar amatör ruh şimdiye göre daha çok ön plandaydı tabii. Stadın önündeki sahanın yüzme havuzu yapılması futbolumuzu olumsuz yönde etkiledi. Yunuskent’e pek seyirci gelmiyor. Sanki bizim gençlik yıllarımızda futbol daha çok seviliyordu çünkü şimdiki gibi dijital ortam, internet, akıllı telefonlar yoktu. Çocuklar kendini tamamen spora veriyordu. Şimdilerde öyle değil. Karaman’da eskisi gibi futbolcu çıkmaz oldu çünkü alt yapı zayıfladı. Futbola bakış açısı zayıfladı. Bizim zamanımızdaki kalite şu an yok gibi. Şimdi birkaç tane takım kaldı. Belediyespor, Bifa Başakspor gibi diğerlerinde pek malzeme yardımı yapılmaz oldu.”
Nasuh Aköz; Amatörler duyguları ile hareket ederler, profesyoneller ise akıllarıyla”
Karamanspor, Ispartaspor, Karşıyaka, Konyaspor, Adana Demirspor kulüplerinde uzun yıllar futbol oynayan ve farklı dönemlerde Karaman Belediyespor Kulübünde teknik sorumluluk üstlenen Nasuh Aköz, amatör ruha sahip futbolcuların hiçbir beklentiye girmeden mücadele ettiğini belirterek, amatör ruhu “Yapacağı işi belirli kurallara, belli bahanelere sığınmadan, çıkar ilişkisi gözetmeden, duygu ve istekleriyle yapan ruha amatör ruh denir.” Cümlesi ile ifade etti.
Mustafa Kutun (İstanbullu Kaptan): “Amatör ruh vefa işidir. Parayla pulla ifade edilemez.”
Karamanspor’da oynarken başarısı ve çalışkanlığı kısa zamanda kendisini gösteren ve Sakaryaspor’a transfer olan Karaman’ın efsane kaptanı Mustafa Kutun; “Amatör ruh insanın kendi benliğinde var olan bir duygudur. Bu insanın yaratılış özelliğinde bulunur. Amatör ruh, bizim futbolculuk zamanımızda ki ruhtur. Bunu 1966-84 yılları arasında hem futbol oynayan arkadaşlarımız, ağabeylerimiz hatta bizleri izlemeye gelen taraftarlarımız çok iyi bilirler. Bizler sahada hiçbir menfaat beklemeden ve şimdi çim olan Kemal Kaynaş stadında bizler yazın toz toprak, kışın kar, çamur içinde mücadele ederdik. Taraftarlarımızda işlerini güçlerini bırakıp bizleri izlemeye, desteklemeye stada gelirler hatta deplasmanlara bile gelirlerdi. İşte bana göre amatör ruh budur. Amatörlük bir vefa işidir. Para olmadan bin bir yokluğun içinde bir şeyler yapabilmektir.” Dedi.
ALT YAPI FUTBOL KULÜPLERİ İÇİN NE KADAR ÖNEMLİ?
ALTINORDU’NUN BAŞARDIĞINI KARAMAN BAŞARAMAZ MI?
Karaman’ın gururu, Milli Futbolcu Kazım Nas; “Yöneticiler kısa vadede başarı istiyor”
Futbolcu yetiştirmek her ülke için olduğu gibi bizim içinde çok önemli. Bunu en üstten en alta kadar futbolun içinde bulunan tüm aktörler çok iyi bilmektedir. Sorun bu değil, bunun aktif olarak uygulanmamasıdır. Bunun başlıca sebebi de yöneticilerin kısa vadede başarılı olmak istemeleridir. Bunun içinde çok büyük ücretler karşılığında yabancı transferler yapılarak genç futbolcularımızın önü bir şekilde kesilmektedir. Kendi öz kaynaklarımıza yönelmek, ancak ekonomik sıkıntıya düştüğümüz şu dönemlerde aklımıza geldi. Bu sayede birçok oyuncumuz müsabakalarda oynama şansı buluyor ve yurt dışına transferleri de gerçekleşiyor. Kısacası doğru bir alt yapı sisteminin oluşturulması ve buna ek olarak yukarı da bahsettiğim temel sorunların da ortada kaldırılmasıyla yetenekli futbolcuları ortaya çıkarmak daha kolay olacaktır. Altınordu futbol kulübünün sistemi en güzel örnektir.. Federasyonun da bu konuda teşvikleri ve yaptırımları olmalı ve bunları da denetleyerek sürdürülebilirliği sağlamalıdır..
Karamanspor’un yıldız futbolcusu İzzet Güzel; “Alt yapıya önem vermeyen şehirler, istikrarlı başarı bekleyemez.”
Karamanspor’dan Yıldız Milli Takım seçmelerine uzanan fakat yarım kalmış bir başarı öyküsünün kahramanı olan eski futbolcu İzzet Güzel, alt yapının sadece futbol iin değil, tüm spor branşları için geçerli ve hayati bir gereklilik olduğunu belirterek, “Alt yapı her bir spor branşı için çok önemli, Zira bir yetenek piyasaya çıkıyorsa mutlaka bir alt yapıdan çıkmıştır. Hiç bir futbolcunun alt yapı görmeden bir yerlere gelmesi mümkün değildir. Bu gün Türkiye alt yapı konusunda ilk sırada Altınordu’yu konuşuyorsa bu bir marka değeridir. Karaman için bunu şu an için, Habib Gümüş hocanın çalıştırmış olduğu Bifa Başakspor’da görebiliriz. Yıllar öncesinden Başak sporu özveri ile Şıhali Yalçıner hoca üstlenmişken şimdilerde o özveriyi Habib hoca ile sürdürmektedir. Keşke ilgili tüm kurumlarımızla birlikte, sanayicilerimiz de alt yapıya önem verseler, destek verseler.” dedi.
Karaman ASKF Başkanı Yaşar Çalışkan;
“Bizim eksik yönümüz son dönemlerde baktığımızda ciddi bir tesisleşme sıkıntımız var. Ama biz yönetim kurulu olarak diğer temsilcilerimizle bir araya gelip özellikle Ankara'daki bire bir beşeri ilişkilerimizle alt yapıya ciddi bir tesis kazandırdık. Su anda gerek belediye tarafından mahalleye oyun alanları gerekse büyük bir futbol sahası yapıldı. Sudurağı’nda standartlara uygun, çok güzel bir stadyumumuz var. Yine KIlbasan’da profesyonel oyuncu oynatabileceğiniz bir sahamız var. Büyük sahamız da bitmek üzere. Organize sanayi bölgemizde ihalesi biten bir sahamız var. Tesisimizin yeterli olacağını düşünüyorum. Ayrancı ve Başyayla’da bir saha yapılacak. Kazımkarabekir sahamızın ihalesi bitti, yapımına başlanacak. Bu tesisleşmeler tamamlandığında umarım Karaman’da futbol adına çok daha güzel şeyler olur.”
Karaman Futbol İl Temsilcisi Ferhat Koç;
Alt yapı bir yana komple takım bir yana.. Bana sorarsanız bütün amatör takımlar mutlaka 3 tane alt yapı takımı oluşturmalı. Eğer alt yapınız yoksa amatör takıma transfer yapmak zorundasınız. Bu da maddi olarak büyük külfet oluşturuyor. Adı üzerinde amatör takım ama 10 binlerce lira transfer ve prim ödemesi yapıyor. Alt yapıdan yetişenler ile kurulan amatör takımlar daha başarılı oluyor. Bu yüzden alt yapı takım kurulurken öncelik olmalı.
KARAMAN AMATÖR TAKIMLARINDA FUTBOLCU YETİŞMİYOR MU?
ÜST LİGLERE NEDEN FUTBOLCU İHRAÇ EDEMİYORUZ?
Mustafa Kutun (İstanbullu Kaptan): Eskiden amatör ruhla oynayan futbolcu ağabeylerim, arkadaşlarım, kardeşlerim vardı. O dönemlerde birlik, beraberlik, arkadaşlık, yardımlaşma vardı. Takım içinde bir ruh vardı.
Futbolcular alt yapıdan yetişiyordu. Karamanspor’da bizler oynarken, genç takımımızda başarılar elde edip şampiyon oluyordu. Alt yapıya önem veriliyordu. Karamanspor yıllarca A takımını alt yapıdan gelen futbolcu kardeşlerimle besliyordu.Karaman’da anladığım kadarıyla futbolcu yetiştiren, yetiştirmek isteyen antrenör arkadaşlarım var fakat şunu belirtmek isterim ki, şimdi alt yapıdan futbolcu yetişmiyor değil, anladığım kadarıyla Karaman’ın çocuklarına değer verilmiyor. Burada antrenörler hatalı desem değil, yöneticilerde hata var. Ve izlediğimiz kadarıyla transferler hep dışarıdan yapılıyormuş. Yani yöneticiler profesyonel olmuş da Karaman’ın çocuklarını beğenmiyorlar algısı hâkim. Hal böyle olunca başka kulüplere kimi göndereceksin?
Bizim zamanımızda da alt yapıdan yetişen kardeşlerim vardı. Ve onların birçoğuda profesyonel takımlara transfer olmuştu. Alt yapının Türk futbolu için ne kadar sihirli bir kelime olduğunu bilmeyen yönetici var mı? Zaman zaman edindiğim bilgilere göre Karaman’da bazı arkadaşlarım antrenörlük yapmakta. Karaman çocuklarını Belediyespor’a hazırlıyorlar ve onları futbolla buluşturmak için çaba harcıyorlar, lakin onların ellerinden tutan olmadığı izlenimini anlıyorum. Bir düşünün 30-40 sene önce Karaman’da alt yapıya önem veren yöneticiler vardı, gençler alt yapıda pişer akabinde A takımında oynar ve başka kulüplere transfer olurdu. Karaman Belediyespor da bugün futbolcu sıkıntısı yaşamazdı.
Ben burada yöneticileri anlamıyorum. Sıkıntı onlarda galiba. Karaman’da alt yapı için didinen antrenörler var ancak dışarıdan yabancı transferi furyası var. Karaman’ın geleceğini kurtarmanın bu yoldan geçtiğini mi sanıyor kulüp yöneticileri, bilemiyorum. Sanırım Karaman’da yönetici profili değişmiş, amatör kalabiliyorsanız işte o zaman yaptığınız işi güzel yapıyor, memleketinize hizmet ediyorsunuz demektir. Onun için alt yapıya önem verin, Karaman çocuklarının geçmişte kazandığı zaferleri, şampiyonlukları, gol krallıklarını geçmişte idarecilik yapan ağabeylerinizden öğrenin, profesyonel kulüp olsanız da amatör ruhunuzu kaybetmeyin idareci kardeşlerim.
Bülent Demirayak (Eski Futbolcu): Eskiden Karaman’dan çok profesyonel oyuncu çıktı. İzzet, Armağan, Kadir Çiftçi, İstanbullu Mustafa Kaptan, Mustafa Eraydın, Nasuh Aköz, Kazım Nas… Aklıma gelmeyen bir düzen var bence. Şimdi ise çıkmıyorsa bir yerlerde yanlışlık vardır. Bence alt yapıya önem verilmeyen bir düzen var. Şu an da Karaman’da alt yapıyla ilgilenen kaç kaç takım var? Emek veren Habib Hoca, Yalçın Hoca başka da yok zannedersem. Bu arkadaşlara ne kadar destek veriliyor bu önemli bence. Kısıtlı imkanlarla başarılı olacağını zannetmiyorum.
Kazım Nas (Eski Milli Futbolcu): Bir kere eğitim sistemi çocuklarımızı çok zorluyor. Hepsi akademik olarak bir yarış içindeler. Aileler çocuklarının geleceğini sadece eğitime bağlamış durumdalar çünkü sistem onu gerektiriyor. Aileler sporun, çocuklarını eğitimden alıkoyacağını düşünüyorlar. Halbuki yapılan araştırmalar da sporun, çocukların eğitim başarısında olumlu yönde çok önemli bir etken olduğu ortaya koyulmuş. Çocuklar bu yoğunluk ve anlayış içinde spor yapmaya vakit bulamıyorlar.. Genelde fiziksel aktivitelere hafta sonu spor okullarına giderek katılıyorlar. Bu da bir sporcunun gelişimi ve yetişmesi için yeterli değil. Aynı zamanda onları yetiştirecek yeterliliğe sahip, donanımlı, tecrübeli çalıştırıcı eksikliği var. Bir başka sorun, tesis ve saha sıkıntısı. Karaman’da şu an amatör maçların oynanabildiği merkezde bir tane sentetik çim sahamız var. Onu da tüm amatör takımlar, genç takımların tüm kategorileri ve okul takımları hem maç hem de antrenman için kullanmaya çalışıyorlar. Tabi ki yetersiz kalıyor. Ayrıca bu alt yapıyı oluşturan amatör takımların tesisleri yok. Bu çocuklar antrenmanları genellikle akşam saatlerinde yapmak zorunda kalıyorlar. Hem antrenörlerinin gündüz kendi esas olan işleri, hem de çocukların okul zamanları bunu gerektiriyor. Bu da her açıdan olumsuzluklar doğuruyor. Bir başka neden takım sayısı o kadar az ki alt yaş gruplarında en fazla 5-6 takım oluyor. Bu da yılda toplam en fazla 10 maç demek ki bu da gelişim için oldukça yetersiz. A takım seviyesinde bile 7-8 takımla sezon tamamlanıyor. Düşünün artık. Aynı zamanda hedef takımın olmaması da futbolcu yetişmesinde bir engel. Daha bu sene Karaman Belediyespor 3. ligde mücadele edecek. Bu da çocuklarımızın hedef belirlemesinde bir avantaj sağlayacaktır. Bir de bu iş için gönüllü yöneticiler, gönüllü antrenörler ve bu işin öneminin farkında olan bilinçli ailelerin olması gerekiyor.
İzzet Güzel (Eski Futbolcu): Eskiden Karamanspor’da futbol oynayıp üst liglere transfer olan arkadaşlarımızın çok olmasının sebebi alt yapıya verilen önem ve bu önem neticesinde yetişen futbolcuya duyulan güven. O yıllarda Karaman nüfusunun futbol kulüp sayıları da az olmasına rağmen, futbol sahaları toprak ve kum iken ve saha alanları sınırlı olmazsına rağmen taş gibi gençler yetişiyordu, şimdi ise tüm imkanlar var nüfus kalabalık sahalar çim ve oyun alanları fazla olmasına rağmen futbolcu yetişmiyorsa ya alt yapıya önem verilmiyor ya yetişen futbolcuya güvenilmiyor yada gençlik spordan ziyade sanal alem de spor yapıyor.
Habib Gümüş (Eski futbolcu ve Başakspor Antrenörü): Ben 11 yıldan beri Başakspor’dayım. Bizim amacımız küçük çocukları sporcu olarak, futbolcu olarak yetiştirmek. Karanlık ortamlardan, sıkıntılı ortamlardan, internetten, haptan, esrardan, sigaradan, kötü alışkanlıklardan uzak tutmak. Kulübümüzün sahibi ve Allah bin kere razı olsun büyük destekçisi Necati Bey’in dileği de bu. Zaman zaman amatör kümeye de ben çıkıyorum, çünkü büyük yaşta futbolcu oynatmak yasak bizde. Ben kendi takımımdan örnek verirsem, ben maalesef hedefsizim. Bunu çok üzülerek ifade ediyorum. Mesela Belediyespor ilgi göstermiyor. Çünkü hazır adamla uğraşmak istiyor. Ama alt yapıya önem verdiğinde 2-3 sene bu çocukların, bu kaliteli futbolcuların yanında eğitim görmesi o havayı teneffüs etmesi gerekiyor. Ama buna da yapabilecek zihniyet gerekiyor.
Karaman ASKF Başkanı Yaşar Çalışkan; Aslında futbolcu yetişmiyor demek yanlış olur. Yetişen futbolculara sahip çıkamıyor ve basamakları çıkmasına yardımcı olamıyoruz demek gerekir. Son dönemde eğitim sistemi ve ailelerin gençleri yarış atı gibi görmesi de bunun önemli sebepleri arasında. Bakınız bununla ilgili yapılan birçok akademik çalışma olmuştur. Sadece futbol değil, spor yapan öğrenci derslerinde daha başarılı oluyor. Avrupa’nın gelişmiş kulüpleri ilkokul mezunu ya da lise mezunu olan eğitimini tamamlamayan gençleri ne kadar da yetenekli olsa bile kampına davet etmiyor. Eğitim düzeyi belli seviyede olması ve eğitim hayatına devam etmesini şart koşuyor. Ailelerimizin okul hayatını etkileyecek şeklindeki yanlış kanıya kapılmasının önlenmesi bence çok önemli. Bir diğer faktör ise, Karaman Amatör Lig takımlarının oldukça düşük sayıda olması. 30-40 takımlı liglerden zamanla 7-8 takımla kurulan amatör liglere kadar düşüş olmuş. Pandemi ile bölünen 2019-2020 sezonunu 14 takım ile 2 grup oluşturarak yaptık. Ciddi manada takım sayılarında artış oluştu. Fakat pandemi ile tüm ligler iptal edildi. Önceliğimiz bu illet virüsün bir an önce bitmesi. İnşallah bu süreç sonrasında Karaman amatörlerinde yetişen gençlerimizin büyük takımlara gideceğini düşünüyorum. Elbette bu bir süreç, biz futbolu yönetenler olarak alt yapılara gerçek manada önem veriyoruz. Her amatör takımımız en az bir alt yaş grubunda takım çıkartma zorunluluğu bulunuyor. Tabi ki maddi külfetleri olacak. TFF İl Temsilciliği ve ASKF olarak alt yaş gruplarında çıkan takımlara destek oluyoruz. 14-13 yaş kategorisini çok önemsiyorum. Eğer Futbolcu yetiştirilecekse bu yaşlardan başlamalı. Geçtiğimiz sezon 14 yaş kategorisini oldukça çekişmeli ve yüksek katılımlı olarak tamamlamıştık. Sizin vesilenizle alt yaş kategorilerine katılan takımlarımıza özellikle teşekkür ediyorum. Futbol okullarımız içinde bir parantez açalım. Karaman’da bulunan futbol okulları alt yapılarda futbolcu yetişmesi için en önemli kurumlar. Bu hocalarımıza ve yöneticilerimize özellikle teşekkür ediyorum.
Doç. Dr. Veysel Temel ( KMÜ BESYO Öğretim Üyesi ) İlimizde alt yapıdan futbolcu yetişememesinin temel nedeni olarak tesisleşme yetersizliği olduğu söylenebilir. Antrenman yapılacak tesislerin azlığı, var olanların da yeterli düzeyde olmadığı görülmektedir. Ayrıca çocukların sokaklarda futbol oynamamaları ve sokaktan sporun kalkması da bir neden olarak görülebilir. Dünyadaki bütün iyi futbolculara bakıldığında sokakta futbol oynadıkları haz neticesinde kariyer olarak futbolcu olmayı hedefledikleri görülmektedir.
İlimizdeki alt yapı antrenör eğitimlerinin alt yapıdan futbolcu yetiştirmede yetersiz olduğu düşünülebilir. Bununla birlikte, genç futbolculara verilen değer seviyesinin düşük olduğu, sporcu yetiştirmeye yeterince önem verilmediği anlaşılmaktadır. Aynı zamanda, altyapı organizasyonları ile ilgili sistemsel düzensizliklerin olduğu, işlerin planlanmadığı ve eğitim programlarının eksikliği olduğu alt yapılardaki işleyişler ile ilgili olarak denetim mekanizmasının yeterli olmadığı ve alt yapıya verilen maddi desteğin yetersiz olduğu açık bir şekilde görülmektedir.
Genç futbolcuların tekrar sahalara döndürülmesi için eğitim verilmesinin önemi, gerektiğinde genç futbolcularla özel antrenman yaptırılmasının düzenli aralıklarla ilimizde yetenek seçimi yapılması gerekliliğinin, futbolculara psikolojik anlamda destek sağlanmasının önemi, futbol okullarının açılmasının gerekliliği ve tüm bunlara ilaveten aile-kulüp işbirliği ile birlikte üniversite-okul işbirliği içerisinde olunması gerekliliği, kulüp-okul-futbol projelerinde yer alınması gerekliliği ön plana çıkmaktadır.
İlimizde alt yapıdan futbolcu yetişebilmesi için öncelikli olarak mevcut tesislerin iyileştirilmesi, tesislerin sayısının arttırılması, aynı zamanda tesislerin büyütülmesi ve teknolojik anlamda tesislerin yenilenmesi gerektiği üzerinde durulması gerekmektedir. Ayrıca, antrenör seçimlerinin doğru yapılması, antrenörlere alt yapıdaki futbolcuların gelişimlerini sağlamaya yönelik eğitimlerin verilmesi gerekliliğini mutlaka göz önünde tutulmalıdır. Genç futbolculara as takımda şans verilmesi ve kulüp yöneticilerinin gençlere bakış açılarını değiştirmeleri için gerekli tüm hizmet içi eğitim ve bilgilendirmenin yapılması hususu önerilebilir. Gençlere azda olsa maddi destek verilmesi, yönetimlerin alt yapıya değer vermesinin sağlanması ve altyapı yönetimlerinin ayrı bir idari yapılanmaya giderek bağımsız bir yönetime sahip olması bir başka önerilecek husustur.
Bununla birlikte paydaşlarla iş birliği protokolleri imzalanıp amatör sporcuların daha rahat ve huzurla yetişmelerini sağlayacak başta MEB olmak üzere, Emniyet, Valilik, Sağlık gibi kurumlarla iş birliğine gidilmelidir. Sonucunda okul saatlerinin alt yapı antrenmanlarının yapılabileceği şekilde düzenlenmesinin gençlerin hem akademik hem de futbol kariyerlerini bir arada yürütebilmelerine olanak sağlayacağını göz önünde tutulabilir. Son olarak, çocukların sokakta oyun oynamaya teşvik edici projelerin geliştirilmesi, genç futbolcuların maddi ve manevi yönden desteklenmesi ve denetim mekanizmalarının iyileştirilmesi gerekliliği düşünülebilir.