15
Temmuz 2016 tarihinde ülkemizin maruz kaldığı hain darbe girişimine birlikte
karşı koymuş, devletin ve milletin varlık mücadelesinin içinde yer almış,
Türkiye'nin üreticileri, esnafları, çiftçileri, müteşebbisleri ve
çalışanlarının temsilcisi olan, Türkiye-AB Karma İstişare Komitesi Türkiye
Kanadı üyeleri; TÜRK-İŞ, TESK, MEMUR-SEN, HAK-İŞ, TZOB, TİSK, T.KAMU-SEN ve TOBB'un
temsilcileri bir araya gelerek 81 ilde ortak basın açıklaması gerçekleştirdi.
Türkiye
ile eş zamanlı olarak Karaman'da da TÜRK-İŞ karaman Temsilcisi Ali Ay, Karaman
Esnaf ve Sanatkarlar Odası Birliği Başkanı Bayram Uysal, MEMUR-SEN Karaman
Temcilsici Yunus Özdemir, HAK-İŞ Karaman Temcilsici Mehmet Bayrakçı, Karaman
Ziraat Odası Başkanı Recep Muğlu, T.KAMU-SEN Karaman Temcilsi Ziya Hotamışlı,
Karaman Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Başkanı Mustafa Gökhan Alkan, Karaman
Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Toktay ve Karaman
Ticaret Borsası Başkanı Ekrem Baştuğ basın mensuplarının karşısına geçerek
ortak metni paylaştı.
“Değerli Basın Mensupları,
Türkiye’nin sivil toplumunu
temsil eden; Türkiye-AB Karma İstişare Komitesi Türkiye kanadı olan;
· Türkiye İşçi
Sendikaları Konfederasyonu (TÜRK-İŞ),
· Türkiye Esnaf ve
Sanatkarları Konfederasyonu (TESK),
· Memur Sendikaları
Konfederasyonu (MEMUR-SEN),
· HAK- İşçi
Sendikaları Konfederasyonu (HAK-İŞ),
· Türkiye Ziraat
Odaları Birliği (TZOB),
· Türkiye İşveren
Sendikaları Konfederasyonu (TİSK),
· Türkiye Kamu
Çalışanları Sendikaları Konfederasyonu (Türkiye KAMU-SEN),
· Türkiye Odalar ve
Borsalar Birliği (TOBB) olarak buradayız.
Bu masada oturan demokrasi
sevdalısı kurumlar olarak, bu ortak açıklamayı 81 ilde aynı anda yapıyoruz.
Tarihimizin en zor
günlerinden biri olan 15 Temmuz’un yıldönümüne giriyoruz.
İki hafta boyunca, farklı
etkinliklerle, hazırladığımız afişlerle ülkemizin tamamında 15 Temmuz ruhunu
canlı tutacağız.
15 Temmuz’u unutmayacağız,
unutturmayacağız.
15 Temmuz’un Türkiye için bir
milat olduğuna inanıyoruz.
Çünkü bu alçak saldırı,
darbenin ötesinde bir işgal girişimiydi.
15 Temmuz, İstiklal Harbinden
bu yana ülkemizin karşılaştığı en büyük tehlikeydi.
O gece Fetullahçı terör
örgütü, “devleti” ele geçirmeye, milleti tahakküm altına almaya kalkıştı.
Darbe girişiminin asıl amacı;
ülkemizi tarihimizde görülmemiş bir kaosa sürüklemek, kardeş kavgası başlatmak
ve Türkiye’yi iç savaş ortamına sokmaktı.
Darbe teşebbüsünün nihai
amacı; Türkiye Cumhuriyetini bir daha ayağa kalkamayacak duruma düşürmekti.
Allah’a şükürler olsun Milletimiz,
cesareti ve feraseti ile bu belayı, bu fitneyi durdurdu.
Milletimiz demokrasimize ve
özgürlüğümüze kasteden bu saldırı karşısında dik durdu, canı pahasına
değerlerini savundu.
Bu masadaki kuruluşlarının
tamamı da, ilk andan itibaren, devletimizin ve milletimizin yanında yer aldı.
Başta Cumhurbaşkanımız olmak
üzere, Gazi Meclisimiz, Başbakanımız, siyasi partilerimiz, milletimiz, sivil
toplum kuruluşlarımız ve medyamızın kararlı duruşuyla bir destan yazdık.
Haince planlanmış darbe
girişimini savuşturan milletimizin önünde saygıyla eğiliyoruz.
15 Temmuz’da Türkiye, en zor
demokrasi sınavını büyük başarıyla vermiştir.
Demokrasimizin, hiçbir kaba
kuvvete teslim olmayacak kadar güçlü olduğunu herkese gösterdik.
Milletimiz darbeye karşı
durarak şunu açık şekilde ilan etmiştir. “Türkiye Cumhuriyeti devletini
Milletin iradesi dışında hiçbir güç yönetemez.”
Bu, dünyaya örnek olacak bir
tavırdır.
Elbette bunun için büyük bir
bedel ödedik.
Darbe girişimine karşı
verdiğimiz bu mücadelede, 250 vatandaşımız şehit oldu.
2301 vatandaşımız gazi oldu.
Şehitlerimize Allah’tan
rahmet diliyoruz. Gazilerimizi şükranla anıyoruz.
Milletimiz onları daima
minnetle ve rahmetle anacaktır.
Dünyada çok az millet bu
bedeli ödeyebilir.
Siyasi görüşü fark etmeksizin
Türkiye’nin geleceğine sahip çıkan 15 Temmuz ruhu demokrasinin sigortasıdır.
Bir daha böyle hain
girişimlerin yaşanmaması için FETÖ ile mücadele her alanda etkin ve kararlı
şekilde sürdürülmelidir.
Yargı kurumları, darbecilere
ve onların destekçilerine hak ettikleri en ağır cezayı vermeli, milletimizin
vicdanını rahatlatmalıdır.
Değerli basın mensupları,
En az 15 Temmuz kadar, darbe
girişiminden sonrası da, ülkemiz açısından zorlu bir süreç oldu.
Darbe girişimi sonrası toplum
büyük bir travma yaşadı.
FETÖ, yalan haberlerle yurt
dışında ülkemiz aleyhine karalama kampanyaları yürüttü.
Ekonomimiz de bu saldırıdan
olumsuz etkilendi.
Allah’a şükür, birlik ve
beraberliğimiz sayesinde bunların hepsini de kısa sürede atlattık.
Hükümetimizin bizlerle
istişare içinde aldığı önlem ve yaptığı reformlarla hızla toparlandık.
Daha darbe girişiminin
üzerinden bir yıl geçmeden ekonomide yüzde 5’lik büyümeyi yakaladık.
İstihdam rekorları kırdık. Bu
yılın ilk altı ayında tam 1 milyon 200 bin insanımıza yeni istihdam sağladık.
İhracatımızı rekor düzeyde
arttırmaya başladık.
Yabancı yatırımcıların
güvenini yeniden kazandık.
Çok açık ifade ediyoruz ki,
Türkiye dünyanın en zor stres testinden başarı ile çıkmıştır.
Emin olun bizim son bir yılda
yaşadıklarımızı başka bir ülke yaşasaydı bir daha ayağa kalkamazdı.
Ama biz dimdik
ayaktayız.
Böyle bir coğrafyada, en zor
koşullar altında hiç kimsenin yapamayacağını yaptık.
Ama rehavete kapılmayacağız.
Yapacak daha çok işimiz,
büyük hedeflerimiz var.
15 Temmuz sonrası toparlanma
sürecini tamamladık.
Şimdi yeni bir atılım
sürecini başlatmamız gerekiyor.
Ayağımızdaki prangayı çözdük,
şimdi koşma zamanı.
Büyümede, istihdamda,
ihracatta yeni rekorlar kırmalıyız.
Vatandaşlarımızın refah
seviyesini daha da arttırmalı, demokratik kazanımlarımızı güçlendirerek ileriye
taşımalıyız.
Bütün bunlar için ortak
akılla ve istişare içinde, yeni bir reform süreci başlatmalıyız.
Buradan yurt dışındaki
dostlarımıza da sesleniyoruz.
Aldığı yaraları saran
milletimiz, bu büyük demokrasi sınavının birinci yılında bütün dostlarını
yanında görmeyi arzulamaktadır.
Dostlarımızı iftira
kampanyalarına değil, gerçeklere kulak vermeye, buna göre tavır almaya davet
ediyoruz.
FETÖ ile mücadelede dost ve
müttefik devletlerin de desteklerini bekliyoruz.
Kaynağı ne olursa olsun darbe
ve terör bir insanlık suçudur. Ancak birlikte çalışırsak daha iyi bir gelecek
inşa edebiliriz.
Bizler ülkemiz ve milletimiz
için şimdi daha büyük bir azimle çalışacak ve Türkiye’yi büyük hedeflerine
taşıyacağız.
Üzerine basarak bir kez daha
ifade ediyoruz: Türkiye’nin sivil toplumu olarak, 15 Temmuz’u asla
unutmayacağız, unutturmayacağız.
Ülkemizin geleceğini inşa
ederken yaşadıklarımızdan aldığımız dersler bize ışık olacak.
Biz bu ülkenin geleceğinden
umutluyuz.
Gücümüz milli irade,
hedefimiz büyük Türkiye.
Hepinizi saygıyla
selamlıyoruz” ifadelerine yer verdiler.