İdrîs nebî hulle biçer,
Diker Allah deyu deyu
Terziliğin tarihi çok eskilere dayanıyor. Mesleği ilk yapan Hazreti İdris (a.s)dır. Bu nedenle terzilik Peygamber mesleği olarak bilinir. İlk çağlardan beri insanların giyinme ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla terziliğin hikayesi, avlanmayı öğrenen insanoğlunun hayvan derilerinden kendisine giysi yaparak soğuktan korunmak ile başlıyor. Kemik parçalarını iğne olarak kullanan insanlar, deri parçalarını birbirine ekleyerek giysiler yapmaya başladılar. Sonraları gelişen kumaş dokuma sanatı, kumaşların kesilip biçilmesi, dikilip süslenmesi ve insan vücudu formuna uygun hale getirilmesi ile terzilik gelişmiştir.
Terzilik mesleği bir zamanların altın bileziği olarak biliniyor. Usta terziler birçok çırak yetiştirmesine rağmen o zamanlar çırak seçerken seçici davranırmış. Şimdilerde ise hazır giyime yenik düşen terzilik mesleği Çırak yetiştiremedikleri yok olmanın eşiğinde. Gelişen teknolojiyle birlikte artan konfeksiyon ürünleri ise adete insanları tek tipleştiriyor. Bir zamanların en işlek caddelerindeki görkemli terzi dükkanları günümüzde mahalle aralarında küçücük dükkânlarda tamirci olarak rastlanıyor ancak.
Lüks mağazalardan aldığımız üzerimize uymayan hazır ürünleri sadece tamir ettirmek için uğruyoruz terzilere. Bize basit gibi gelen bu olaylar aslında bir kültürün yok olması. Acaba bunun farkında mıyız?
Döneminin gözde mesleği olan terziliğin son kuşak temsilcilerinden Ramazan Bakla, 12 yaşından beri bu işle uğraşıyor.
56 yıldır terzilik yapan Bakla, günümüzde çırak yetiştiremedikleri için artık mesleğin tarihe karıştığını vurguladı. Konuşmalarından eskiye duyduğu özlemi anladığımız Ramazan usta, insanların hazır giyimi tercih ederek başkalarının dayattıklarına mecbur kaldıklarını söylüyor. Bakla, “Mesela bir kumaştan mağaza sahibi 48 bedenden 56 bedene kadar getiriyor. Ölçüsü tutan alıp gidiyor. Herkes aynı dikim şekliyle aynı modeli giyiyor. Ama bizim burada diktiklerimizin biri diğerine benzemez. Herkes kendi zevkine göre kumaşını alıyor biz de ölçüsünü alıyor modeli nasıl istiyorsa öyle dikiyoruz.” diyerek insanların hazır ürünleri tercih edip tek tipleştiğini vurguladı.
Terzilik mesleğinin hassas bir iş olduğunu belirten Ramazan Usta, terzi ürünlerinin konfeksiyon ürününden farkını şöyle anlattı: “Terzilik Peygamber mesleğidir. Pirimiz İdris peygamberdir. Bu meslek hassas bir iştir. Hassasiyeti elde çalışmak yani el işi olmasıdır. Konfeksiyon ürünleri gibi asla olamaz. Konfeksiyon ürünleri makinada yapılır. Terzi ürünleri ise elde yapılır. Artan kumaşlar bizde kesinlikle kalmaz. Elbiseyi bitirdiğimiz zaman artan kumaşı paketin içine koyarız ve müşteriye veririz.”
“3 AYLARDA ÇOK YOĞUN OLURDUK”
Ramazan Usta eskileri anlatırken adeta gözleri doluyor ve şöyle devam ediyor: “Eskiden 3 aylar girdiğinde akşamları çalışmaya başlardık. Özellikle bayram öncesi günlerde dükkân hiç boş durmazdı. Bayram arifesi gece geç saatlere kadar çalışırdık. Raflar kumaşlarla dolu olurdu ama şimdi öyle değil. Ancak kıymetini bilenler, özel diktirmek isteyenler geliyor.”
Diker Allah deyu deyu
Terziliğin tarihi çok eskilere dayanıyor. Mesleği ilk yapan Hazreti İdris (a.s)dır. Bu nedenle terzilik Peygamber mesleği olarak bilinir. İlk çağlardan beri insanların giyinme ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla terziliğin hikayesi, avlanmayı öğrenen insanoğlunun hayvan derilerinden kendisine giysi yaparak soğuktan korunmak ile başlıyor. Kemik parçalarını iğne olarak kullanan insanlar, deri parçalarını birbirine ekleyerek giysiler yapmaya başladılar. Sonraları gelişen kumaş dokuma sanatı, kumaşların kesilip biçilmesi, dikilip süslenmesi ve insan vücudu formuna uygun hale getirilmesi ile terzilik gelişmiştir.
Terzilik mesleği bir zamanların altın bileziği olarak biliniyor. Usta terziler birçok çırak yetiştirmesine rağmen o zamanlar çırak seçerken seçici davranırmış. Şimdilerde ise hazır giyime yenik düşen terzilik mesleği Çırak yetiştiremedikleri yok olmanın eşiğinde. Gelişen teknolojiyle birlikte artan konfeksiyon ürünleri ise adete insanları tek tipleştiriyor. Bir zamanların en işlek caddelerindeki görkemli terzi dükkanları günümüzde mahalle aralarında küçücük dükkânlarda tamirci olarak rastlanıyor ancak.
Lüks mağazalardan aldığımız üzerimize uymayan hazır ürünleri sadece tamir ettirmek için uğruyoruz terzilere. Bize basit gibi gelen bu olaylar aslında bir kültürün yok olması. Acaba bunun farkında mıyız?
Döneminin gözde mesleği olan terziliğin son kuşak temsilcilerinden Ramazan Bakla, 12 yaşından beri bu işle uğraşıyor.
56 yıldır terzilik yapan Bakla, günümüzde çırak yetiştiremedikleri için artık mesleğin tarihe karıştığını vurguladı. Konuşmalarından eskiye duyduğu özlemi anladığımız Ramazan usta, insanların hazır giyimi tercih ederek başkalarının dayattıklarına mecbur kaldıklarını söylüyor. Bakla, “Mesela bir kumaştan mağaza sahibi 48 bedenden 56 bedene kadar getiriyor. Ölçüsü tutan alıp gidiyor. Herkes aynı dikim şekliyle aynı modeli giyiyor. Ama bizim burada diktiklerimizin biri diğerine benzemez. Herkes kendi zevkine göre kumaşını alıyor biz de ölçüsünü alıyor modeli nasıl istiyorsa öyle dikiyoruz.” diyerek insanların hazır ürünleri tercih edip tek tipleştiğini vurguladı.
Terzilik mesleğinin hassas bir iş olduğunu belirten Ramazan Usta, terzi ürünlerinin konfeksiyon ürününden farkını şöyle anlattı: “Terzilik Peygamber mesleğidir. Pirimiz İdris peygamberdir. Bu meslek hassas bir iştir. Hassasiyeti elde çalışmak yani el işi olmasıdır. Konfeksiyon ürünleri gibi asla olamaz. Konfeksiyon ürünleri makinada yapılır. Terzi ürünleri ise elde yapılır. Artan kumaşlar bizde kesinlikle kalmaz. Elbiseyi bitirdiğimiz zaman artan kumaşı paketin içine koyarız ve müşteriye veririz.”
“3 AYLARDA ÇOK YOĞUN OLURDUK”
Ramazan Usta eskileri anlatırken adeta gözleri doluyor ve şöyle devam ediyor: “Eskiden 3 aylar girdiğinde akşamları çalışmaya başlardık. Özellikle bayram öncesi günlerde dükkân hiç boş durmazdı. Bayram arifesi gece geç saatlere kadar çalışırdık. Raflar kumaşlarla dolu olurdu ama şimdi öyle değil. Ancak kıymetini bilenler, özel diktirmek isteyenler geliyor.”
Zamana yenik dusmeyen tek şey anılardır
Rabbim Saglik Sihhat ve Güç versinde daha uzun yıllar insallah Karaman esnafını ve halkını kişiye özel giydirir