Geçtiğimiz günlerde yayınladığımız bir haberin ardından bizlere ne oluyor diye düşünmeye başladım. Haber merkezimizin yapmış olduğu bir haberde, gurbetçi bir vatandaşımızın izinsiz olarak girdiği özel bir otoparktan çıkmak için otoparkın bariyer sistemini kırdığını ve hiç bir şey olmadan oradan ayrıldığını haber olarak yansıtmıştık.
Haber kimsenin beklemediği şekilde hızla yayıldı ve beklenenden çok daha fazla yorum aldı. Gurbetçi vatandaşlarımız haberi yayınlayan bizleri ve Karaman'da yaşayan vatandaşları eleştirirken, Karaman'da yaşayan vatandaşlarımız ise gurbetçilerin tavırlarını eleştirdi. Hatta eleştirilerin dozu bazen artarak hakaretlere kadar uzandı.
Kimsenin bir birine tahammülü kalmamış
Yorumları detaylı bir şekilde incelediğimizde kimsenin kimseye tahammülü kalmadığı gerçeği ile bir kez daha yüzleşmiş olduk. Şöyle Karaman geneline baktığımız zaman neredeyse her ailenin bir ferdi veya bir akrabası yurt dışında yaşıyor ve yılda 1 aylığına sılayı rahim için Karaman'a geliyor. Gurbetçi vatandaşlar Karaman'a yakınlarını ziyaret ederken, yurt dışındaki yaşam şartları ile Türkiye'deki şartlarıda çok sık bir şekilde karşılaştırarak eleştirilerini dile getiriyor.
“Bizim orada şöyle, Türkiye'de şu yok”
Yurt dışından gelen akrabalarımızın, hemşehrilerimizin neredeyse her kelimelerinin sonuna Türkiye'de trafiğin olmadığını, Türkiye'de kurallara uyulmadığını, avrupada herkesin çok saygılı ve kurallara uyduğunu ekliyor. Yıllardır yurt dışından gelenlerin bu sözleri ise artık yerelde çok fazla antipati yaratıyor. Türkiye'nin eksikliklerini her fırsatta dile getiren ve buradaki düzeni neredeyse her zaman eleştiren gurbetçiler artık burada bir hata yapınca ekonomik olarak olmasada sosyal olarak anında karşılığını alıyor.
Yurt dışında hiç kural ihlali yapmayan, cezalardan ve yaptırımlardan dolayı yapamayan gurbetçilerin bazıları ülkelerine döndüğü zaman bu boşluğu kısa sürede dolduruyor. Buda söylenenler ile yapılanların bir birini tutmamasından dolayı ciddi bir rahatsızlık oluşturuyor. Bu rahatsızlığın oluşma sebebi ise buranın mükemmel olduğu için değil, gurbetçilerin oradaki yaşantılarının mükemmel olduğunu anlatmasından ve orada bütün kurallara uyduklarını belirtmelerinden kaynaklanıyor.
Artık sosyal dengelerin değişmesi ile birlikte eskiden “aaa” diye dinlenen hemşehrilerimiz ciddi anlamda eleştirilmeye başlıyor. Avrupa'nın eskisi kadar cazibeli olmadığını anlayanlar, Karaman'a gelince gösterişi biraz abartan gurbetçilerimize doğal olarak tepki veriyorlar. Gerçekten sadece sılayı rahim için memleketlerine gelen gurbetçilerimiz ise bu durumdan çok fazla rahatsızlık duyarak inciniyorlar. Bence son yıllarda ortaya çıkan bu sosyal tepkilerin son bulması için hep birlikte elimizi taşın altına koymamız gerekiyor. Bizlerin gurbetçi akrabalarımızın misafir olduğunu unutmamamız gerekiyor, gurbetçilerin ise bizlerin yamyam, fırsatçı ve onları sağılacak inek olarak görmediğimizi anlamaları gerekiyor.
Unutmayalım ki bize bizden başkasından fayda yok. Aynı topraklarda aynı sosyal ortamlarda yaşamasakta bir birimiz ile kan bağımız var ve bize biden başka dost yok. Yılın 1 ayını beraber geçirdiğimiz akrabalarımız ile hoş anılar biriktirmeye ve bir birimizin hatalarını çok fazla görmemeye dikkat etmemiz gerekiyor.
Sağlıcakla kalın Fatih ÖZGÜR, 07.08. 2019