Milyonlarca çalışan 2022 yılı için uygulanacak asgari ücretin açıklanmasını bekliyor. Artan maliyetler ve ekonomik kriz süreci vatandaşı ekonomik anlamda zora soktu. 2022 yılında geçerli olacak asgari ücret için görüşmeleri halen devam ediyor. Hükümet, asgari ücretin 'vatandaşı enflasyona ezdirmeyecek' bir rakam olacağını söylüyor. Komisyon aralık ayında dört toplantı yapacak ve son toplantıda asgari ücret kararı açıklanacak. Asgari ücret ile ilgili siyasi parti karaman il başkanları İmaret Gazetesi’ne değerlendirmelerde bulundular.
AK PARTİ KARAMAN İL BAŞKANI ABİDİN ÇAĞLAYAN: “HERKESİN MEMNUN OLACAĞI BİR ASGARİ ÜCRET BELİRLENECEK”
Asgari Ücret Tespit Komisyonu tarafından toplantılar olacak. Ama inşallah hükümetimiz enflasyonun üzerinde, herkesin memnun olacağı bir asgari ücret verecek.
CUMHURİYET HALK PARTİSİ KARAMAN İL BAŞKANI MUSTAFA CEM KAĞNICI: “BUNLAR İYİ GÜNLERİMİZ”
TÜİK verilerine göre enflasyon %19,84 ne kadar inandırıcı olduğu çarşının pazarın haline bakınca anlaşılıyor. Yüzde 50’lerin üzerinde seyreden bir enflasyona sahibiz. Ortalamasını alınca bile minimum yüzde 35-40 civarı asgari ücrete zam yapılmalı diye düşünüyorum. Ağustos’ta dört kişilik bir ailenin açlık sınırı 2 bin 977, yoksulluk sınırı ise 10 bin 299 lira oldu. Ağustostan bu yana yapılan zamları düşününce 4 bin TL de reel olarak yetersiz kalacaktır, özellikle büyük şehirlerde ve kent merkezlerinde artık yaşam imkânsız hale gelmiştir, asgari ücretteki artışın enflasyona önümüzdeki dönem getireceği artışı da düşünürsek 2022 yılı toplumun tüm kesimleri için zorlu geçecektir. Gerçek enflasyon er ya da geç kura ve faize yansıyacak ve yansıyor. Ancak maaşlara yansımayacak. Ne yazık ki bunlar daha iyi günlerimiz. Kara kış önümüzde iktidarın ciddi önlemler alması gerekiyor.
GELECEK PARTİSİ İL BAŞKANI MUSTAFA GÜVEN; “ASGARİ ÜCRETTEN VERGİ KALKSIN”
Maalesef ülkemiz dış borçlanmaya dayalı ekonomik büyümenin sonucunda yoksulluk batağından çıkamamaktadır. “Geçinemiyoruz” diyen vatandaşların sayısı her geçen gün biraz daha artmaktadır. Ülkemizde var olan yoksul tabaka daha da yoksullaştı, belirli bir standartta yaşayan orta sınıf tümü ile çöktü. Artık onlarda yoksullaştı.
Ülkemizde 31 milyon kredi borçlusu var. Nüfusumuzdan yaşlı ve çocukları çıkarırsak neredeyse herkes borçlu. Geçen yıl 46 bin tarım işletmesi kapanmış bu rakam son 3 yıl ile birlikte 180 bin işletmeye ulaştı. Bu durumda maalesef işsizler ordusuna yeni kişilerin katılmasına sebep oluyor.
Her şey karanlık, kimsenin önünü göremediği bir dönemde asgari ücretin 4 bin TL olacağı konuşuluyor. 4 bin TL asgari ücret verilsin fakat bu rakam artan zamlar karşısında zamanla eriyecektir.
Gelecek partisi olarak görüşümüz asgari ücretten vergi kalksın ve herkesin aldığı ücretin net ücret olması gerekmektedir.
SAADET PARTİSİ KARAMAN İL BAŞKANI YASİM KOZ; “ASGARİ ÜCRET ENFLASYONUN 10 PUAN ÜZERİNDE ARTIRILMALI”
Evet vatandaşlarımız ekonomik sıkıntılar çekti hala da çekiyor bu gidişle çekmeye de devam edecek gibi görünüyor. Esasen bugünlerde artık enflasyon diye sorunumuz yok. Bizim sorunumuz artık Stagflasyon… Esnaf ekonominin aynasıdır. Çarşıya pazara çıkıp esnafa halin nedir diye sorduğumuz vakit aldığımız cevap ‘yaprak kımıldamıyor, buna rağmen her gün bir şeylere zam geliyor.’ diyor. Elbette asgari ücretlinin kımıldayamadığı bir ortamda piyasada yaprak kımıldaması beklenemez. Diğer tüm sebepleri bir kenara bıraksak bile sırf iç piyasanın canlanması için asgari ücretin gerçek manada arttırılması gerektiğine inanıyorum. Asgari ücret piyasa değirmeninin çarkını döndüren derenin suyudur. Bu suyun debisi ne kadar yüksek olursa değirmen de o kadar işler. Yanlış politikalar derede su bırakmadı dökme suyla değirmen döndürmeye çalıştılar ama o da devletin daha fazla borçlanıp bu gibi durumlarda manevra kabiliyetini kaybetmesine sebep oldu. Diğer bir mana ile dökme suyla değirmenin dönmeyeceğini anlamış oldu toplum. Asgari ücret hem asgari ücretliyi rahatlatacak hem de iç piyasayı canlandıracak bir seviyeye çıkarılmalı ancak bu artışın 3 ay sonra yine yetersiz kalmaması için enflasyona karşı da ciddi önlemler alınmalı. Bu önlemlerin başında da ekonomideki belirsizliklerin ortadan kaldırılması gerektiğini düşünüyorum. Bu yapılmazsa “ekonomik korku enflasyonu” devam ederse ve bastırılamazsa asgari ücret enflasyona karşı yine mağlup olacaktır, yani Stagflasyon ortaya tekrar çıkacaktır.
Öncelikle bugün asgari ücretin 2.557 TL. olduğunu ifade etmek isterim. Bunu şunun için söylüyorum topluma 2.825 TL. olarak kabul ettirilen asgari ücret tutarının içinde AGİ yani Asgari Geçim İndirimi de vardır. Hafızalarımızı tazeleyelim çok değil bundan 6 yıl önce asgari ücret belirlenir ve buna göre AGİ ortaya çıkar; Asgari ücret + AGİ şeklinde ifade edilirdi. Biz Saadet Partisi olarak 2013-2014 yılında ekonomide iç piyasanın adım adım durgunluğa gittiğini derhal asgari ücretin (o dönem için) 1400-1500 TL civarına çıkarılması gerektiğini defalarca ifade etmiştik. Bizden sonra diğer muhalefet partileri de asgari ücret için 1300 TL telaffuz etmişlerdi. 2015 Haziran seçimlerinden önce bunun mümkün olmadığını ifade eden Ak Parti o seçimlerden koalisyon çıkınca koalisyon hükümetini kurmak yerine devletin sırtına bir seçim masrafı daha yüklemiş Kasım ayında yapılan seçimlerden sonra da asgari ücreti 1300TL’ye çıkarmıştı. Tabi biz defaten itiraz ettik buna çünkü Ak Parti bir kelime oyunu yapmış AGİ’yi asgari ücrete dahil etmişti. %30 zam yaptık diyorlardı ama yaptıkları zam gerçekte %17 idi. Bu hatırlatmaları neden yapıyorum Her zaman ifade ediyoruz ki Ak Parti algı yönetiminde mahirdir. Önümüzde ki süreçte halkımızın algı yönetimine karşı uyanık olmasını istiyorum.
Asgari ücret için 4.000 TL yeterli mi? Şunu ifade etmek gerekir ki asgari ücret insanca yaşam ücreti olarak kabul edilir ve buna göre bir artış yapılmak istenirse günümüz şartlarında ortaya çıkacak tutar daha farklı olacaktır. Genel başkanımız Temel Karamollaoğlu’nun defalarca ifade ettiği gibi asgari ücrette sizin hedefiniz açlık sınırı olursa bu ‘karnınız doyuyor ya bu size yeter’ demek manasına gelir. Bu ise insana, çalışana, emeğe en büyük hakaret en büyük ihanettir. Asgari ücrette hedef açlık sınırı değil yoksulluk sınırı olmalıdır. Bunu söylerken bu hemen yapılsın, asgari ücret şimdi yoksulluk sınırının üstüne çıkarılsın demiyorum. Her sene yıllık enflasyonun 10 puan üstünde zam yapılsa 10 sene içinde asgari ücret yoksulluk sınırına ulaşır. Öte yandan geçtiğimiz hafta Genel Başkanımız Temel Karamollaoğlu basın toplantısında ‘Asgari ücretliye verin parayı asgari ücretliye verdiğiniz para piyasaya akar, piyasayı canlandırır, esnaf kazanır, talep artar, artan talep üretimi arttırma ihtiyacı doğurur, yeni yatırım yapılır, yeni yatırım yeni istihdam demektir, yeni istihdam işsizliği düşürür piyasanın canlılığını arttırır. Bu müspet bir çarktır.’ diyerek ekonomiyi toparlamak için asgari ücretten başlanmasına işaret etmiş ekonomiyi yönetenlere bir çıkış yolu göstermiştir. Ekonomi düzeltilmek isteniyorsa asgari ücret gerçek enflasyonun (TÜİK’in enflasyonu değil!) 10 puan üzerinde olmalıdır. Şunu da ekleme zarureti var. Hükümet zihniyet değişikliğine gitmezse yani israfı yolsuzluğu önlemez, halkın sırtına yap işlet devret modeli ile kambur üstüne kambur eklemeye devam ederse üretime ve tarıma yönelik yatırımları teşvik etmezse borca dayalı ekonomi modeline devam ederse sadece asgari ücretin artırılması girdi maliyetlerinin yükselmesine ve neticede yine zam olarak dönmesine yol açar. Ülkemizin hukuk, siyaset ve ekonomide çözüm getirecek bütüncül politikalara şiddetle ihtiyacı olduğu kanaatindeyim.
DEVA PARTİSİ KARAMAN İL BAŞKANI MUSTAFA BURAK DEMİRER; “İĞNEYİ BAŞKASINA, ÇUVALDIZI KENDİNE”
“YANLIŞ UYGULAMALAR SEBEBİYLE YA YARDAN YA ŞERDEN VAZGEÇMEK”
Günden güne bozulan ekonomimiz ve hükümetin sorunları çözmekten çok uzak ekonomik uygulamaları sonrasında dolar kurunun 10 lirayı aşıp asgari ücret 283 doların altına geriledi. Türkiye’de asgari ücret, Çin gibi, ‘ucuz iş gücü cenneti’ olarak adlandırılan ülkelerin bile gerisine düşmüş oldu. Ekonomimizde öngörülebilirlik ve güvenirlilik belki de son yılların en kötü noktasında. Hükümetin rekabetçi kur, düşük faiz eğilimli ekonomi uygulamaları sadece zengini çok zengin, fakiri çok fakir yapıyor. Emeğin ve kazancın günden güne hayat pahalılığı karşısında hızla erimesini sağlıyor. Asgari ücretin olması gereken yer ve asgari ücretlilerin emeğinin refaha dönüşme noktası, hükümetin gerçekçi enflasyon rakamları ile belirlemesi gereken bir noktadır. Bizim her platformda belirttiğimiz önemli konu ekonomi yönetiminin işin ehline ve uluslararası kurallara bırakılması. Mali kuralların olmadığı toplumlarda asgari ücrete yüksek zam vermek gibi anlık çözümler, sadece halkın belirli bir süre içinde nefes almasını sağlar. Ancak kısa süreli bir rahatlama sonrasında bu atılan adımın borcu önümüze daha fazla hayat pahalılığı, daha fazla işsizlik ve daha yüksek döviz kuru olarak geri döner. Üreticinin, tüccarın, tüketicinin ve sermayenin geleceği öngörebildiği ve birbirleriyle dengede olduğu bir toplumda, hükümetler güveni her şeyin önüne koymuştur. Maalesef bugün hükümet bizlere, vatandaşlarına güven sunmuyor, refah sunmuyor. O sebeple bu koşullar altında verilecek asgari ücret rakamları da rakamların ekonomik hayatımızda ne kadar güven ve istikrarı getireceği de maalesef karanlık. Hükümet yanlış uygulamalar sonucunda ya yardan ya da şerden vazgeçilecek bir iklimi tekrar önümüze koydu. Ben hükümete başka bir deyim ile önemli bir öneride bulunmak istiyorum, "İğneyi başkasına, çuvaldızı kendine". Bugünlerin sebebi olan yanlışlardan dönmek, vatandaşın yokluğa ve yoksullara mecbur bırakılmasından daha kolay, daha mantıklı.
ÖZEL HABER
27 Kasım 2021 - 09:56
Siyasi parti Karaman il başkanları İmaret Gazetesi'ne asgari ücreti değerlendirdi
Asgari ücret ile ilgili Karaman siyasi parti il başkanları İmaret Gazetesi’ne değerlendirmelerde bulundular.
ÖZEL HABER
27 Kasım 2021 - 09:56
EDİTÖR
İlginizi Çekebilir