Plakasız, çalıntı, hacizli, icralık, kusurlu, tescilsiz ve benzeri nedenlerle depolara çekilen araçlar adeta çürümeye bırakıldı. Otoparkta çürümeye terk edilen bazı araçların park ücretleri ise kendi değerini aştı.
İşletmeciler ise isyanda, otoparka getirilen araçların büyük bir bölümünün yıllarca ellerinde kalmasından dolayı para kazanamadıklarını söylüyor. Haksızda değiller. Yıllarca karaman otoparkında kalan ve sonrasında hurda demir olarak ihale edilen bir otomobilin hurda fiyatı bile otopark ücretini karşılamıyor.
Aslında milli servetimiz olan bu araçlara baktığımızda birçoğunun lüks ve çürümeye terkedildiğini görüyoruz. Birçok insanın böyle bir araç almanın hayalini kurarken Karaman otoparkı adeta araç mezarlığına dönmüş durumda.
Devlet ise hiçbir çözüm sunmuyor. En azından sahibinin tekrar alamayacağı araçların tespit edilip yeniden ekonomiye kazandırılması noktasında ilgili kurumlar bir çalışma yapabilir.
İmaret Gazetesi olarak Karaman otoparkını yerinde inceledik ve Şoförler Odası Başkanı Cemalettin Canuylasi’den otopark hakkında bilgi aldık.
Türkiye genelinde otoparkların güvenlik açışından ilk 15’lerde yer aldığımızı söyleyen Canuylasi,“Biz geldiğimizde mevcut otopark Larende’de kiradaydı. Kirada ve alan da dar olunca yol üzerine araçları park etmek zorunda kalıyorduk. 2019’da Belediyemiz tarafından uyarıldık. Yol üzerindeki araçları kaldırın denildi. Araçları kaldıracağız fakat içeride yeterli alan yoktu. Mahallede büyük bir görüntü kirliliği oluştu. Bizimde Kılbasan yolu üzerinde Şoförler Odamıza ait 11 bin metrekare bir tarlamız vardı. Biz burayı otoparka döndürdük. Dışına hazır betonla duvarla ve tel çitlerle ördük. İçine kameralar yerleştirdik. Bugün Türkiye genelinde bin 500 tane otopark olduğu söyleniyor ve güvenlik açısından da ilk 15-20’ler arasındayız. Çok düzenli bir otoparkımız var.” dedi.
Otoparkta ortalama 800 civarı motosiklet ve 700’e yakında otobüs, taksi, minübüs türü araçlarının bulunduğunu söyleyen Canuylasi, “Biz hiç kimsenin aracının otoparka gelmesini istemiyoruz. Ama bazıları borçtan, bazıları vizesi olmadığı için, bazıları sigortası olmadığından, bazıları ehliyetsiz sürücülerden, bazıları ise yanlış plakadan dolayı bağlanıyor. Dolayısıyla Türkiye genelinde bütün otoparklarımızın doluluk oranı hemen hemen yüzde yüz. Biz bunun doğru olduğunu savunmuyoruz. Biz kimsenin aracını otoparka gelmesini ve yıllarca beklemesini istemiyoruz.” diyerek araç sayılarını ve hangi nedenle otoparka geldiklerini anlattı.
DEVLET ÇÖZÜM BULMALI
Şoförler Odasının 2007’de otoparkçılığa başladığını ifade eden Canuylasi, o zamandan beri otoparkta kalan neredeyse 10-15 yıllık araçların olduğunu belirtti.
Devletin bu konu hakkında yeni bir yönetmenlik hazırlamasını gerektiğini ifade eden Canuylasi, “Bakıyoruz adamın borcu yüksek temizleyebilme imkânı da yok. Bu nedenle araç orada çürümeye terk ediliyor. Halbuki motosikletler aküsünden, tekerine bütün aksesuarına kadar kazanılmış bir şey. Bunlar uzun süre beklediği zaman makine kimyaya gidiyor. 50 tane motosikleti makine kimya geliyor eziyor, tekrar dönüşüme sunuyor. Ama biz şunu istiyoruz. Bu araçların yüzde 80’i plakalı araç. Bir motosiklet düşünün marşa basıp çalışabilecek düzeyde. Bu otoparkta yıllarca kalınca kendi kendine çürüyor. Bunlar için devletimize diyoruz ki 1 yıl 1 buçuk yıl bir zaman limiti koyun. Eğer hala kurtaramıyorsa vatandaş plakası nereye aitse plakasını düşürerek tekrar satışa sunularak milli ekonomiye katkısı olabilir. Biz aslında bu işten zararlıyız. Devletimiz buna yeni bir yönetmelik hazırlaması gerekiyor.” diye konuştu
Canuylasi, devletin vatandaşa bir yıl müsaade vermesi, bir yıl sonra kurtarmazsa üzerinden düşürülmesi ve Emniyetin tekeline geçirmesi gerektiğini vurguladı. Emniyetin ise bu araçları toparlayıp 2 yılda bir satışa çıkarması ve bu şekilde de milli ekonomiye katkı sağlaması gerektiğinin de altını çizdi.
DAHA ÖNCE KAMPANYA BAŞLATTIK
Daha önce otoparkta bulunan araçlar üzerinde yüzde 50 gibi bir kampanya başlattıklarını, fakat yine de vatandaşların araçlarını gelip almadıklarını söyleyen Canuylasi, “Biz bir ara kampanya başlattık. Aracını alana yüzde 50 indirim yaptık. Fakat kimse gelip almadı. Orası araçlar açısından güvenli. Güvenlik kameramız var. Gece ışıklandırmamız var. Bekçimiz 7/24 orada. Bu milli bir servettir. Biz oradaki servetin çürümesini istemiyoruz. Ama dönen bir çark var işimizi yapıyoruz.” diyerek sözlerini noktaladı.
İşletmeciler ise isyanda, otoparka getirilen araçların büyük bir bölümünün yıllarca ellerinde kalmasından dolayı para kazanamadıklarını söylüyor. Haksızda değiller. Yıllarca karaman otoparkında kalan ve sonrasında hurda demir olarak ihale edilen bir otomobilin hurda fiyatı bile otopark ücretini karşılamıyor.
Aslında milli servetimiz olan bu araçlara baktığımızda birçoğunun lüks ve çürümeye terkedildiğini görüyoruz. Birçok insanın böyle bir araç almanın hayalini kurarken Karaman otoparkı adeta araç mezarlığına dönmüş durumda.
Devlet ise hiçbir çözüm sunmuyor. En azından sahibinin tekrar alamayacağı araçların tespit edilip yeniden ekonomiye kazandırılması noktasında ilgili kurumlar bir çalışma yapabilir.
İmaret Gazetesi olarak Karaman otoparkını yerinde inceledik ve Şoförler Odası Başkanı Cemalettin Canuylasi’den otopark hakkında bilgi aldık.
Türkiye genelinde otoparkların güvenlik açışından ilk 15’lerde yer aldığımızı söyleyen Canuylasi,“Biz geldiğimizde mevcut otopark Larende’de kiradaydı. Kirada ve alan da dar olunca yol üzerine araçları park etmek zorunda kalıyorduk. 2019’da Belediyemiz tarafından uyarıldık. Yol üzerindeki araçları kaldırın denildi. Araçları kaldıracağız fakat içeride yeterli alan yoktu. Mahallede büyük bir görüntü kirliliği oluştu. Bizimde Kılbasan yolu üzerinde Şoförler Odamıza ait 11 bin metrekare bir tarlamız vardı. Biz burayı otoparka döndürdük. Dışına hazır betonla duvarla ve tel çitlerle ördük. İçine kameralar yerleştirdik. Bugün Türkiye genelinde bin 500 tane otopark olduğu söyleniyor ve güvenlik açısından da ilk 15-20’ler arasındayız. Çok düzenli bir otoparkımız var.” dedi.
Otoparkta ortalama 800 civarı motosiklet ve 700’e yakında otobüs, taksi, minübüs türü araçlarının bulunduğunu söyleyen Canuylasi, “Biz hiç kimsenin aracının otoparka gelmesini istemiyoruz. Ama bazıları borçtan, bazıları vizesi olmadığı için, bazıları sigortası olmadığından, bazıları ehliyetsiz sürücülerden, bazıları ise yanlış plakadan dolayı bağlanıyor. Dolayısıyla Türkiye genelinde bütün otoparklarımızın doluluk oranı hemen hemen yüzde yüz. Biz bunun doğru olduğunu savunmuyoruz. Biz kimsenin aracını otoparka gelmesini ve yıllarca beklemesini istemiyoruz.” diyerek araç sayılarını ve hangi nedenle otoparka geldiklerini anlattı.
DEVLET ÇÖZÜM BULMALI
Şoförler Odasının 2007’de otoparkçılığa başladığını ifade eden Canuylasi, o zamandan beri otoparkta kalan neredeyse 10-15 yıllık araçların olduğunu belirtti.
Devletin bu konu hakkında yeni bir yönetmenlik hazırlamasını gerektiğini ifade eden Canuylasi, “Bakıyoruz adamın borcu yüksek temizleyebilme imkânı da yok. Bu nedenle araç orada çürümeye terk ediliyor. Halbuki motosikletler aküsünden, tekerine bütün aksesuarına kadar kazanılmış bir şey. Bunlar uzun süre beklediği zaman makine kimyaya gidiyor. 50 tane motosikleti makine kimya geliyor eziyor, tekrar dönüşüme sunuyor. Ama biz şunu istiyoruz. Bu araçların yüzde 80’i plakalı araç. Bir motosiklet düşünün marşa basıp çalışabilecek düzeyde. Bu otoparkta yıllarca kalınca kendi kendine çürüyor. Bunlar için devletimize diyoruz ki 1 yıl 1 buçuk yıl bir zaman limiti koyun. Eğer hala kurtaramıyorsa vatandaş plakası nereye aitse plakasını düşürerek tekrar satışa sunularak milli ekonomiye katkısı olabilir. Biz aslında bu işten zararlıyız. Devletimiz buna yeni bir yönetmelik hazırlaması gerekiyor.” diye konuştu
Canuylasi, devletin vatandaşa bir yıl müsaade vermesi, bir yıl sonra kurtarmazsa üzerinden düşürülmesi ve Emniyetin tekeline geçirmesi gerektiğini vurguladı. Emniyetin ise bu araçları toparlayıp 2 yılda bir satışa çıkarması ve bu şekilde de milli ekonomiye katkı sağlaması gerektiğinin de altını çizdi.
DAHA ÖNCE KAMPANYA BAŞLATTIK
Daha önce otoparkta bulunan araçlar üzerinde yüzde 50 gibi bir kampanya başlattıklarını, fakat yine de vatandaşların araçlarını gelip almadıklarını söyleyen Canuylasi, “Biz bir ara kampanya başlattık. Aracını alana yüzde 50 indirim yaptık. Fakat kimse gelip almadı. Orası araçlar açısından güvenli. Güvenlik kameramız var. Gece ışıklandırmamız var. Bekçimiz 7/24 orada. Bu milli bir servettir. Biz oradaki servetin çürümesini istemiyoruz. Ama dönen bir çark var işimizi yapıyoruz.” diyerek sözlerini noktaladı.
çok lüksmüş:)