İnsanoğlu; kendisine kaza, hastalık, ölüm getireceğine inandığı nazardan korunmak amacıyla çeşitli koruyucu nesnelere sarılmıştır. Topluca nazarlık olarak adlandırdığımız koruyucu nesneler, nazara inanan bütün topluluklarda neredeyse aynıdır. Halkımız tarafından da kullanılan nazarlıklar arasında mavi boncuk, yedi delikli boncuk, kendiliğinden delinmiş taş, eski süpürge, sarımsak, kartal pençesi, hurma çekirdeği, sarı kehribar, yumurta kabuğu, kurban gözü, geyik boynuzu, öküz boynuzu, at kafası, çörek otu, kuru karanfil ve üzerlik gibi birçok şey sayabiliriz. Bunlardan bazıları evlere asılmakta, bazıları üstte taşınmakta, bazıları da bağ, bahçe ve tarlalarda bulundurulmaktadır.
Üzerlik otu da bu nazarlıklardan birisi. Eski çağlardan beri yaygın olarak kullanılmış, insanların hem bedensel hem de ruhsal rahatsızlıklarına şifa kaynağı olmuştur. Günümüzde dahi sıklıkla kullanılan üzerlik otu halk arasında mezarlık bekçisi de denilmektedir. Ülkemizde Orta Anadolu Bölgesi'nde yetişen ve tarihi çok eski yıllara dayanan üzerlik otu, nazar otu olarak da biliniyor. Daha çok mezarlık, kumluk ve taşlık gibi alanlarda yetişen bu bitki C vitamini açısından da oldukça yoğun.
21 yıldır aktarlık yapan Mehmet Emre Büyükköse, üzerlik otunun hiç bilinmeyen sırlarını bizimle paylaştı ve ilk olarak üzerlik otunun isminin nereden geldiğine dair bilgi verdi. Büyükköse, " Üzerlik otunun, nazara karşı insan üzerinde gezdirilmesi, tütsünün nazar değdiği inanılan kişilerin üzerine tutulması, süt ve yoğurt üzerine ekilmesi ve küçük çocukların tütsünün üzerinden geçirilmesi sebebiyle üzerlik denilmiştir. Yani üzeri+lik şeklinden orta hece ünlüsünün düşmesiyle kelimenin türediği düşünülebilir."ifadelerine yer verdi.
ÇIKAN SESLER NAZARI BOZUYOR
Emre Büyükköse, üzerlik tütsüsünün nasıl yakıldığını ve nelere iyi geldiğini anlattı. Genellikle tavada yakıldığını ve çıkan dumanın nazarlı kişiye doğrudan yöneltildiğini anlatan Büyükköse, detaylarından şöyle bahsetti: " Tava ateşe kapalı olarak konulur. Üzerlik patlamaya başladığı zaman tava ateşten indirilerek kapak açılmakta ve böylece dumanın nazara uğramış kişiye doğrudan yönelmesi sağlanmaktadır. Küçük çocuklar, bebekler ve kime nazar değdiği düşünülüyorsa o kişiler tütsünün üzerinden geçirilir veya tütsü kabı onların etrafında dolaştırılır.
Kişilerin tütsülenmesinden sonra sıra evin tütsülenmesine gelir. Tütsü kabındaki son duman evin içine dolaştırılır. Evin tütsülenmesinin amacı sadece nazar değil aynı zamanda evin içinde bir köşede saklanmış olan cinlerin de üzerlik tütsüsü sayesinde evden kaçacağına inanılıyor. Üzerliğin tütsüde kullanılmasının amacı dumanın bol olması ve tohumların yanarken çatlayıp ses çıkarmaları. Çıkan bu seslerle nazar eden kişinin nazarının bozulacağına gözlerinin patlayacağına inanılıyor."
TÜTSÜLER NEDEN YAKILIR?
Halk arasında tütsü yakma işlemi çeşitli nedenler üzerine yapılmaktadır. İnsanoğlu eski çağlardan beri şifacılığı 3 ana bina üzerine kurmuştur. Bunlar beden, ruh ve zihin. Üzerlik otunun bunların üçünede iyi geldiği söyleyen Aktar Mehmet Emre Büyükköse, tütsü yakma nedenlerinden bazıların şöyle sıraladı: "halk arasında en çok nazardan korunmak, kötü kokuları gidermek, ruhsal açıdan rahatlamak, kötü enerji titreşimlerini uzaklaştırmak, bulunan ortamdaki zararlı haşereleri yok etmek, stres ve kaygıyı azaltmak amaçlı tütsü yakılır."
Büyükköse, son olarak "Vefat eden bir kişinin ilk gecesinde üzerlik otu yakılır sebebi vefat edenin ruhunu yükseklere ve ışıklara taşınmasını sağlaması. Ayrıca doğacak olan kadının evinde doğuma bir hafta kala üzerlik otu yakılır amaç kötü ruhları uzaklaştırmak ve hamile kişiyi nazarlardan korumak." diyerek konuşmasını noktaladı.
Üzerlik otu da bu nazarlıklardan birisi. Eski çağlardan beri yaygın olarak kullanılmış, insanların hem bedensel hem de ruhsal rahatsızlıklarına şifa kaynağı olmuştur. Günümüzde dahi sıklıkla kullanılan üzerlik otu halk arasında mezarlık bekçisi de denilmektedir. Ülkemizde Orta Anadolu Bölgesi'nde yetişen ve tarihi çok eski yıllara dayanan üzerlik otu, nazar otu olarak da biliniyor. Daha çok mezarlık, kumluk ve taşlık gibi alanlarda yetişen bu bitki C vitamini açısından da oldukça yoğun.
21 yıldır aktarlık yapan Mehmet Emre Büyükköse, üzerlik otunun hiç bilinmeyen sırlarını bizimle paylaştı ve ilk olarak üzerlik otunun isminin nereden geldiğine dair bilgi verdi. Büyükköse, " Üzerlik otunun, nazara karşı insan üzerinde gezdirilmesi, tütsünün nazar değdiği inanılan kişilerin üzerine tutulması, süt ve yoğurt üzerine ekilmesi ve küçük çocukların tütsünün üzerinden geçirilmesi sebebiyle üzerlik denilmiştir. Yani üzeri+lik şeklinden orta hece ünlüsünün düşmesiyle kelimenin türediği düşünülebilir."ifadelerine yer verdi.
ÇIKAN SESLER NAZARI BOZUYOR
Emre Büyükköse, üzerlik tütsüsünün nasıl yakıldığını ve nelere iyi geldiğini anlattı. Genellikle tavada yakıldığını ve çıkan dumanın nazarlı kişiye doğrudan yöneltildiğini anlatan Büyükköse, detaylarından şöyle bahsetti: " Tava ateşe kapalı olarak konulur. Üzerlik patlamaya başladığı zaman tava ateşten indirilerek kapak açılmakta ve böylece dumanın nazara uğramış kişiye doğrudan yönelmesi sağlanmaktadır. Küçük çocuklar, bebekler ve kime nazar değdiği düşünülüyorsa o kişiler tütsünün üzerinden geçirilir veya tütsü kabı onların etrafında dolaştırılır.
Kişilerin tütsülenmesinden sonra sıra evin tütsülenmesine gelir. Tütsü kabındaki son duman evin içine dolaştırılır. Evin tütsülenmesinin amacı sadece nazar değil aynı zamanda evin içinde bir köşede saklanmış olan cinlerin de üzerlik tütsüsü sayesinde evden kaçacağına inanılıyor. Üzerliğin tütsüde kullanılmasının amacı dumanın bol olması ve tohumların yanarken çatlayıp ses çıkarmaları. Çıkan bu seslerle nazar eden kişinin nazarının bozulacağına gözlerinin patlayacağına inanılıyor."
TÜTSÜLER NEDEN YAKILIR?
Halk arasında tütsü yakma işlemi çeşitli nedenler üzerine yapılmaktadır. İnsanoğlu eski çağlardan beri şifacılığı 3 ana bina üzerine kurmuştur. Bunlar beden, ruh ve zihin. Üzerlik otunun bunların üçünede iyi geldiği söyleyen Aktar Mehmet Emre Büyükköse, tütsü yakma nedenlerinden bazıların şöyle sıraladı: "halk arasında en çok nazardan korunmak, kötü kokuları gidermek, ruhsal açıdan rahatlamak, kötü enerji titreşimlerini uzaklaştırmak, bulunan ortamdaki zararlı haşereleri yok etmek, stres ve kaygıyı azaltmak amaçlı tütsü yakılır."
Büyükköse, son olarak "Vefat eden bir kişinin ilk gecesinde üzerlik otu yakılır sebebi vefat edenin ruhunu yükseklere ve ışıklara taşınmasını sağlaması. Ayrıca doğacak olan kadının evinde doğuma bir hafta kala üzerlik otu yakılır amaç kötü ruhları uzaklaştırmak ve hamile kişiyi nazarlardan korumak." diyerek konuşmasını noktaladı.