Merhaba Karaman, merhaba Türkiye.
İmaret Medya, size de teşekkürler bana bu köşeden yazma fırsatı verdiğiniz için
Her şeyin güzel olması, güllük gülistanlık bir ortamda romantizmden bahsetmek elbette güzel olurdu bir şair olarak.
Ama üzgünüm.
Daha yakın zamanda Amerika Birleşik Darbesi yani Fethullah’ın darbe girişimi, akan kan ve gözyaşı hepimizin psikolojisini altüst etti. Ama bir bakımdan bizi kendimize getirdi. Yani vatan söz konusuysa bu milletin nasıl tek vücut olabileceğini açık ve net bir şekilde gördük.
Aslında gördüler sevgili dostlar. Türkleri kolay lokma zanneden sevgili müttefik lerimiz, Amerika ve Avrupa olayların şokundan hala çıkabilmiş değil.
Osmanlının son döneminden itibaren çeşitli terör örgütlerini ve tarikatları besleyip büyüten, hem ekonomik, hem siyasal destek sağlayan, ellerine silah tutuşturan emperyalistlerin tüm hevesleri kursaklarında kaldı eminim.
Ama gevşemeyelim, yine birbirimize girmeyelim ve oyuna gelmeyelim.
“Su uyur, düşman uyumaz.”
Bakın yine terör olayları tırmandı. Yine şehit haberleri geliyor her gün. Bir taraftan Suriye…
Bilmedikleri bir şey var, bu millet hepsinin üstesinden gelecek. Ve bir gün, ve bir gün mutlaka Türkler bütün bunları aşarak, içlerindeki hainleri temizleyerek “büyük bir dünya devleti”, eskiden olduğu gibi, mazlum milletlerin umudu, adaletin yeryüzündeki temsilcisi olacak.
Birlik, beraberlik içinde nice güzel günlere…